Tarih: 02.01.2020 15:21

KALP DAMAR HASTALIKLARI VE BESLENME

Facebook Twitter Linked-in

Kalp damar hastalıkları çoğunlukla ileriki yaşlarda ortaya çıkan ve hayati risk taşıyan hastalıklardandır. Bu hastalığın seyrini değiştirmekte de beslenme önemli rol oynar. Kalp damar hastalığı olan bireylerde sigara içmek alkol kullanmak fiziksel egzersiz ve düzenli beslenme önemli risk kriterlerindendir.  Bu faktörlerlere müdahale ederek bütüncül bir yaşam tarzı değişikliğiyle hastalığın seyrinin iyileşmesini sağlayabiliriz. Kalp damar hastalıkları için beslenme önerileri; Karbonhidrat alımı nasıl olmalı Karbonhidratlar basit ve kompleks olarak ikiye ayrılırlar, basit karbonhidratlar hem kalbi yormasından hemde diğer hastalıkların da riskini artırdığından (tansiyon, diyabet) kullanımı sınırlandırılmalıdır. Lifli besinler kan kolesterolünün düşmesini sağlarken kan şekerini de dengeleyerek diğer başka hastalıkların oluşumunu engeller.  Beyaz ekmek yerine tam tahıllı, pirinç yerine bulgur tüketmek ve haftada 2 gün mutlaka kurubaklagillere yer vermek kalp sağlığımız için oldukça önemlidir.  Meyve tüketimi çok sağlıklı gibi görünsede meyvenin fazlasıda ne yazıkki yağ olarak geri dönüyor. Günlük meyve alımı 2 porsiyonu geçmemelidir. Kaliteli yağ kullanımı Yağlarda kendi içerisinde çok fazla çeşitlilik barındırırlar ve özellikle kalp damar hastalıklarında önemli bir yere sahiptirler.  Tüketilen yağın miktarı kadar çeşidi de önemlidir. Doymuş yağ dediğimiz margarinler ve tereyağını günlük beslenmemizde bir süre sınırlandırmalıyız. Günlük beslenmemizde  doymamış yağ asitlerinden olan omega3 ve omega 6 yı uygun ölçülerde tüketmeliyiz. Bitkisel yağlardan olan ve kalbede oldukça faydası olan zeytinyağı, ceviz ve avokadoyu beslenmemize dahil etmeliyiz. Omega 3 ve kalp Omega 3 hem hayvansal hemde bitkisel kaynaklarda bulunan sağlıklı bir yağ çeşididir. Balıkta ki EPA (Eikosapentaenoik Asit) somon balığından yüksek oranda bulunur. Diyette omega 3 kaynaklarına yer verilmelidir Egzersizin önemi Beslenme kadar egzersizinde büyük ölçüde önemi vardır.  Hiçbirşey yapamıyorsak bile mutlaka günde 1 saat yürüyüşü aksatmamalıyız.  Özellikle açık havada yapılan egzersizler oksijen tüketimini de artırarak kalp ve kan damarlarının sağlığını korur. Sigara - alkol kullanımı Genelde kalp hastalığı olan bireylerin hepsinin sigara ve alkol bağımlısı olduğunu görürüz. Sigara ve alkol alışkanlığı olan bireylerde hastalığın ilerlemesi ve kötüleşmesi kullanmayanlara göre daha fazla olabiliyor. Alkol kolesterol dengesini bozuyor ve tansiyon değerlerinde artışa sebep oluyor. Doktor diyetisyen kontrolünde size en uygun beslenme ve tedavi planı ile kalp damar sağlığınızı koruyabilirsiniz. DYT. ELİF COŞGUN                                                                                                                               


Orjinal Habere Git
— HABER SONU —