Psikiyatrik rahatsızlıkların sebeplerine baktığımızda düşünce/algı farklılığının, travmatik yaşam deneyimlerinin, bilinçdışının ya da genetik yatkınlığın dışında bir de kişilik özelliklerinin etkili olduğunu göz önünde bulunduruyoruz. Kişilik, insana doğuştan yüklenen özelliklerle oluşuyor. İnsanları bir kenara koyup hayvanlar alemini izlediğimizde bile aynı anne babadan dünyaya gelen kedi yavrularının farklı karakteristik özelliklerinin olduğunu gözlemleyebiliyoruz. Dolayısıyla her insanın aynı olmasını beklemenin aynı şeylere üzülüp/sevineceğini, aynı tepkileri vereceğini, aynı şekilde çalışacağını düşünmenin anlamlı olmadığını söyleyebiliriz. Herkesi kendine has özellikleriyle kabul etmek, saygı duymak, müdahalede bulunmamak ve farklılıklarına hoşgörüyle yaklaşmak çoğu sorunu ortadan kaldıracaktır. Tabi önce insanın kendisini olduğu gibi kabullenip, iç sesinin kendisini sürekli ?başarısızsın, yetersizsin, sevilmeye/değer görmeye layık değilsin? gibi olumsuz düşüncelerle eleştirmemesi en önemlisi. Başta çocuklar olmak üzere dünya üzerindeki tüm canlılar farklılıklarıyla kabul edilmeyi hak ediyor ve aksi şekilde davranmanın psikolojik şiddet olduğunu belirtip aslında hukuki bir suç olduğunun altını çizmek istiyorum.
Bu bayramın önce kendimizi sonra çevremizdeki herkesi olduğu gibi kabul etmemizin başlangıcı olmasını diliyorum
