Basın toplantısında konuşan Saadet Partisi Merkez İlçe Başkanı Hüseyin Ayva gündemi değerlendirerek önemli açıklamalarda bulunuldu.
“Milletimizin kucaklaşması lazım”
Ekonomik sıkıntılarımız ortada, lakin memleketimizin derdi bir değil bin burada bu bin dertten bir tanesine daha dikkat çekmek istiyorum.
Ekonomik bunalım, işsizlik, siyasi gerilimler milletimizin kutuplaşması ile sonuçlanmaktadır. Burada 2020 yılında yapılmış olan bir araştırmayı dile getirmekte fayda görüyorum. Bu araştırmaya göre; araştırmaya katılan insanların yüzde 74,9'u çocuklarının başka bir partinin taraftarlarından biriyle evlenmesini istemiyor.
Yüzde 72'si o partinin taraftarlarından biriyle iş yapmak istemiyor. Yüzde 66,6'sı çocuklarının o parti taraftarlarının çocuklarıyla arkadaşlık etmesini istemiyor. Yüzde 60,8'i ise kendini en uzak hissettiği partiye kendini en yakın hisseden biriyle komşu olmak istemiyor.
Bu sonuçlar içinde bulunduğumuz tehlikenin çanıdır adeta, milletimizin bin yıldır kardeşlik hukuku ile yaşadığı bu topraklarda ekilen nefret tohumlarının meyve verdiğinin göstergesidir.
Bu vahim tabloya karşı atılması gereken en önemli adım, siyaset dilinin değiştirilmesidir. Siyasi partilerin birbirini hasım değil rakip gördüğü bir anlayışı ihdas etmektir. Rakiplerin hainlikle, terörle itham edilmediği bir dil kuşanılmalıdır.
Bunun neticesinde de ister helalleşme ister kucaklaşma isterseniz de başka bir şey deyin milletimizin kardeşliğinin tesis edilmesi gerekmektedir.
“Buralarla kim ilgilenecek”
Daha önce dile getirmiştik Çavuşbaş Mahallesine niye Afjet ısıtması verilmez diye yetkililerden cevap gelmedi.
Havalar soğudu kış aylarına girmiş bulunmaktayız. Afyonkarahisar’ımız da halkımızın bir bölümü doğal gaz ve Afjet ısıtmasını kullanırken, halkımızın bir bölümü kömür ve odunla kış günlerini geçirmeye çalışacak. Herhangi bir gün saat 18’den sonra Sayın Belediye Başkanı Mehmet Zeybek’ten rica ediyoruz Çavuşbaş Mahallesi’ne gezmeye gelsin hava kirliliğinin ne olduğunu kendi gözleriyle görsün.
Diğer yandan Çavuşbaş Mahallesi’nde sol taraf elektirik ve internet kabloları yer altına alınmışken sağ taraf elektrik ve internet kabloları yer altına alınmadı.
İllaki buralarda yangın mı çıksın, halkımız zarar gördükten sonramı buraların tamiratı ile ilgileneceksiniz.
Burada yaşayan halkımız ikinci sınıf olduğundan dolayı mıdır?
Elektirik ve internet kabloları dışarıda ne bakan var ne gören var. Allah aşkına Frig Vadisi ile bu kadar ilgileneceğinize birazda bu mahalle sorunları ile ilgilenseniz. Hangi mahaller mi Kale Mahallesi, Akmescit Mahallesi, Yukarı Pazar Mahallesi vb.
Halkımız refah ve huzurlu yaşarsa belediye bize ihtiyaçtır.
Öğretmenler günü
Öğretmenlerimiz her türlü hürmet ve iltifatı hak etmektedir.
Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımız, öğretmenlerimizin ellerinde yetişmektedir.
Fakat bugün ülkemizde öğretmenlerimize hak ettikleri değer ne yazık ki verilmemektedir. Maalesef gerek çalışma şartları gerek gördükleri muamele, gerekse maaş durumları iyi değildir.
Bu kronik sorunların yanı sıra, bir de şiddet gören, atanamayan, teröre kurban verdiğimiz öğretmenlerimiz bulunmaktadır. Bu yürek parçalayan durumlar, öğretmenlerimizin içinde bulunduğu acı tablonun en net örnekleridir.
2 gün sonra kutlanacak olan 24 Kasım Öğretmenler Günü vesilesi ile öğretmenlerimizin hak ettikleri değeri gördüğü bir Türkiye'nin tesis edilmesini temenni ediyor, başta teröre kurban verdiğimiz şehit öğretmenlerimiz olmak üzere, bütün öğretmenlerimizi saygı ve sevgi ile selamlıyorum.
“Dün söylediği bugün söylediğini tutmuyor”
19 senedir iktidarda olan bir partinin bugün ‘faizi yükseltmek kötü, düşürmek faydalı' demesi olmaz, böyle bir kural yok ki. Faize bir sistemin içinde nasıl tedbir alınması gerekiyorsa ona göre tedbir alınır. Bugün dünyanın neresine giderseniz gidin faizler sıfır. Amerika'da sıfır, para var kullanamıyorlar çünkü. Hatta adam diyor ki “Üstüne ben para isterim”, neden? “Senin paranı koruyabilmek için emek sarf ediyorum, onun karşılığında senden para isterim” diyor. Faizsiz bir sistem kurmak istiyorsanız ona göre tavır belirlersiniz ki sayın Tayyip Bey bundan 17-18 sene önce “Faiz, bir dünya gerçeğidir” demişti zaten. Müslüman İş Adamları Toplantısı'nda ifade etti. O zaman öyle söyleyip bugün “Yok efendim ben faiz arttırmayı isteyenlerle beraber olamam”, peki bu rakamı bu seviyeye kim çıkardı? Davutoğlu mu, Babacan mı? Kendisi Cumhurbaşkanı değil miydi?