Kıymetli basın mensupları, çok kıymetli dava kardeşlerim hepinizi saygıyla selamlıyorum, Esselamüaleyküm.
Bugün 21 Ekim 2019. Yeni haftanın şehrimize, ülkemize ve tüm insanlığa hayırlar getirmesini temenni ederek sözlerime başlamak istiyorum.
19 EKİM MUHTARLAR GÜNÜ? NÜ KUTLAR BAŞARILAR DİLERİZ.
Geçtiğimiz hafta 19 Ekim Muhtarlar Günü?nü idrak ettik. Muhtarlarımız devlet ile millet arsında bir köprü konumundadır. Her türlü problemin çözümü için başvurulan ilk müracat kapısı niteliğindedir. Özellikle köylerde mesai mefhumu olmadan, gece gündüz halkın sıkıntılarını dinler ve hizmet etmeye çalışırlar.Halkımızın kendi iradesinin tecellisi olan muhtarlarımız, yerel yönetimlerin yapı taşlarıdır. Bu vesileyle tüm muhtarlarımızın 19 Ekim Muhtarlar Günü?nü kutluyor, yapacakları hayırlı hizmetlerde başarılar diliyorum.
ABEK VE AB BAKANLIĞI İPTAL EDİLMELİDİR.
Hepimizin bildiği gibi geçen hafta terör örgütlerine karşı Türk Silahlı Kuvvetlerimiz ?Barış Pınarı? harekatı başlatmıştı. Bu harekat devam ederken Avrupa Birliği ülkemiz hakkında yaptırım kararları almış, kınama yayınlamıştı. Bize olan tutumlarıyla dost olamayacaklarını göstermişlerdi. Biz de geçen hafta yaptığımız basın açıklamasında, AB?den bize dost olamaz diyerek, sizin vasıtanızla yetkililere uyarıda bulunup, AB ile olan ilişkilerimizi gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etmiştik. Biz AB ile olan ilişkilerin gözden geçirilmesini beklerken, 17 ekim 2019 tarihli Resmi Gazete?nin 30921 sayılı yayınlanan genelge ile Avrupa Birliği Eşgüdüm Kurulu (ABEK) adında bir kurul oluşturulduğunu gördük. Bu kurul Dışişleri Bakan Yardımcısı ve AB Başkanlığında ilgili bakanlıkların bakan yardımcıları ve kurumların üst düzey yöneticilerinden oluşacak. Peki görevi ne olacak? Genelgedeki ifadeyi aynen okuyorum; ABEK, AB müktesebatına uyumda öncelikli alanları ve yapılacak çalışmaları belirleme, kamu kurum ve kuruluşlarının AB müktesebatına uyum ve uygulamaya ilişkin çalışmalarını yönlendirme, izleme ve değerlendirme, kamu kurum ve kuruluşları ile özel sektör, sivil toplum kuruluşları ve üniversitelerin Ab müktesebatına uyum çalışmaları ve uygulamaları ile ilgili önerilerini inceleme ve değerlendirme görevini ifa edecektir. Yani bu kurumun görevi bizi daha hızlı AB?ne uydurmak olacakmış. Hani AB bize düşmandı? Hani bunlar ?Haçlı? idi? Bize dost olmadıklarını gösterenlere bu kadar bağlılığımız neden? Buradan Ak Partiye oy veren kardeşlerime de sesleniyorum; daha önce AB bakanlığı diye bir bakanlığımız yoktu. Bu bakanlık Ak Parti iktidara geldiğinde kuruldu. O zaman dediniz ki, ?bunlar göstermelik yapılıyor, dikkat çekmemek için, yoksa AB?ne girmek gibi bir amaçları yok.? Şimdi bize açık açık yaptırım kararı alan ve oy birliğiyle kınama kararı alan AB?yle eşgüdüm kurulu oluşturuluyor. Ey Ak Partiye oy veren kardeşlerim, gene bir bildikleri vardır mı diyeceksiniz? Ülkemizdeki sosyal ve kültürel alanlardaki yozlaşmanın en büyük sebebi AB uyum müktesebatında çıkartılan kanun ve yönetmeliklerdir. Biz bunlara asla razı olmadık, olamayız. Ülkemizin menfaati, neslimizin ve geleceğimizin selameti açısından son derece sıkıntılı olacağını düşündüğümüz bu kurul derhal iptal edilmelidir.
KAZANDIK MI YOKSA GERİ ADIM MI ATTIK?
Bilindiği üzere ABD ile yapılan 13 maddelik bir anlaşma sonucunda ateşkes kararı alındı. 2. Maddede ?ortak çıkaralar temelinde? diye bir ifade var. Bizim ABD ile hiçbir konuda ortak çıkarımız olamayacağını gene sizin vasıtanızla bildirmiştik. ABD, İsrail?e hizmet etmeyi ve İsrail?in güvenliğini temin etmenin birinci öncelikli görevi olduğunu beyan etmektedir. İsrail?in hedefi ise Büyük İsrail Devleti?ni kurup, dünyayı yönetmek istemektedir. Büyük İsrail Devleti diye hayal ettiği sınırlar içerisinde bizim ülkemizde vardır. ?Güney sınırına ilişkin meşru güvenlik kaygıları? dediği yer tam olarak israil?in içine katmak istediği bölgenin bir kısmıdır. Hal böyleyken hangi ortak çıkardan söz edilebilir? ABD?nin sözüne asla itibar edilemez, ABD?nin ipiyle kuyuya inilemez. İktidarın bu hususları aklından çıkarmaması gerektiğini bir kez daha hatırlatıyoruz. Sahada da masada da kazandık açıklamalarının doğru olmasını temenni etmekle beraber, durumun ülkemiz açısından geri adım olarak göründüğünü de ifade etmek istiyorum.
KREŞE GÖNDERMEYİ DEĞİL, ANNE SEVGİSİYLE BÜYÜTMEYİ DESTEKLEYİN.
Geçtiğimiz günlerde Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk tarafından yapılan bir açıklamada, sigortalı çalışan ve 0-60 aylık çocuğu olan kadınlara, çocuğunu kreşe göndermesi için 650 tl yardım yapılacağı açıklandı. Bu projenin sahibi kim AB. Bir çocuğu en çok ihtiyaç duyduğu şey sevgidir, şefkattir, merhamettir. Bunları en fazla verebilecek olan ise annedir. Anne sevgisi ve şefkatinden uzak yetişen çocuklar, büyüdüklerinde anne ve babalarını huzurevlerine vermekte hiçbir mahzur görmeyecektir. Ailelerimizi parçalayacak, anne ile çocuğunu birbirinden kopartacak bu uygulamadan vazgeçilmelidir. Hakikaten anneyi düşünüyorsanız, bu yaş gurubundaki annelerin evde kalıp, sevgi ve şefkatle çocuklarını büyütmeleri için destekte bulunun. 0-60 aylık çocuk sahibi aileye 650 tl yardım yapın. Hem ailelerimizi, hem çocuklarımızı, hem de geleceğimizi destekleyin.
GELECEK SAADET İLE GELECEK
Önümüzdeki 3 Kasım 2019?da Saadet Parti?mizin 7. Olağan Kongresini gerçekleştireceğiz Allah?ın izniyle. Ankara Arena Spor Salonu?nda yapılacak bu kongre ile biz ümit ediyor ve inanıyoruz ki iktidara yürüyüşümüzün işaret fişeği olacaktır. Hem partimizin hem de ülkemizin geleceğinin sağlam kadrolara teslim edileceği kongremize tüm hemşehrilerimizi şimdiden davet ediyoruz. İnşallah gelecek Saadet ile gelecek.
Bu duygu ve düşüncelerle hepinize teşekkür ediyor, hayırlı günler diliyorum. Saadet Partisi Merkez İlçe Başkanı Orhan Arslan.