Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal, 2023 yılı bütçe görüşmelerinde yaptığı konuşmada, "Bu bütçe güzel ülkemi Araplar için darphaneye, Bulgarlar için AVM'ye, Ruslar için ucuz tatile, Suriyeliler için doğumhaneye çevirenlerin son bütçesi. Bu bütçe, hakkı savunanlara karşı batıl diyenlerin, mazlumun yanında duranlara karşı zalimi savunanların son bütçesi. Bu bütçe AKP devri iktidarının son bütçesi, deyim yerindeyse veda bütçesidir" dedi.
CHP Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nda devam eden 2023 yılı bütçe görüşmelerinde CHP grubu adına söz aldı. Milletvekili Köksal’ın emeklinin, asgari ücretlinin, işçinin, çiftçinin, Emeklilikte Yaşa Takılanın, esnafın, öğretmenlerin, memurların, derdine derman olmayan öğrencinin beslenme çantasını doldurmayan 2023 yılı bütçesi üzerine yaptığı konuşması gerek sosyal medya da gerekse de ulusal basında büyük ses getirdi.
ÖĞRENCİNİN BESLENME ÇANTASI İLE YOKSULLUĞU, AÇLIĞI, SEFALETİ ANLATTI
Konuşmasında yanında getirdiği beslenme çantasından çıkan kuru ekmeği gösteren Milletvekili Burcu Köksal, “AKP'nin sanki hiç zam yapılmamış, yoksulluk ve işsizlik yokmuş gibi yansıttığı, her şeyi güllük gülistanlık gösterip burada tozpembe tablolarla sunum yaptığı, yandaşlarından başka hiç kimsenin derdine derman olmayan bir bütçe görüşmesinde daha sizleri saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Bugün Millî Eğitim Bakanlığı bütçesini konuşuyoruz. Bütçeyi bir eğitim emekçileri bakımından ele aldım, baktım yüz binlerce atama bekleyen öğretmen bu bütçede yok. Görevinin başında bulunan öğretmenlerin derdine derman yok, kadrolu öğretmen 10.883 lira maaş alırken, sözleşmeli öğretmen 9.500 lira, ücretli öğretmen ise en fazla 5.702 lira maaş alıyor. İşin acı tarafı bunların hepsi aynı işi yapıp farklı ücretler alıyor. En hafif tabiriyle aynı işi yapanlara farklı ücretler vermek ayrımcılıktır ve bu bütçede bu ayrımcılığa son veren bir hüküm yok. Okullarda temizlik görevlisi, güvenlik personeli, yeteri kadar yok, bu bütçede onlara da yer yok. Şimdi, bir de bu bütçeyi öğrenci bakımından ele aldım ve buraya bir beslenme çantası getirdim, bakalım içinden neler çıkacak? Önce çıkan, bir kuru ekmek. Bakın, burada bir kuru ekmek, beslenme çantasından çıkan. Sonra bir su ve ne çıkıyor? Garibanlık, garibanlık, garibanlık! İktidarınızda ne çıkıyor? Yoksulluk! Beslenme çantasında, yoksulluk! Bakın, bakın, siz yaptınız. Ne çıkıyor? Sefalet! Bakın, sefalet, çocukların beslenme çantasında. Ne çıkıyor? Açlık, açlık, açlık! Ne çıkıyor? Yokluk, yokluk; çocukların beslenme çantasından çıkan. Şöyle bakıyorum da gülüyorsunuz, gülersiniz tabii. Milletin çocuğu otobüsle, servisle, yürüyerek okula giderken sizin çocuklarınız makam araçlarıyla gidiyor. Milletin çocuğu aç karnını okulda suyla doyururken sizin çocuklarınız kantinden istediğini alıp yiyebiliyor. Bakıyorum da bu bütçe, iktidarınızın son bütçesi. Diyeceksiniz ki “Bu son bütçeyi kimler için yaptı?” Yani işin kaymağını kimler yiyecek? Kimler ise haklı olduğu hâlde ve ihtiyacı olduğu hâlde bu bütçeden hak ettiği payı alamayacak.” şeklinde konuştu.
BU BÜTÇE SON BÜTÇENİZ!
Milletvekili Köksal, halkın sesi olduğu konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı: “Mesela, yağmurda, çamurda yazlık ayakkabıyla, ince bir hırkayla beslenme çantası olmayan, olsa da beslenme çantası dolmayan çocuklara, bebeğine mama alamayan annelere, evladına harçlık veremeyen babalara karşı kur korumalı mevduatla servetine servet kattığınız yandaşlar için yaptığınız son bütçe. Ayın sonunu zar zor getiren, faturalarını ödeyemeyen asgari ücretlilere, evinin kirası maaşını geçen emeklilere karşı 1.150 odalı sarayda oturup, 300 odalı yazlık saray yaptırıp 4 özel uçak, onlarca zırhlı Mercedes ve binlerce korumayla gezenlerin son bütçesi. Şeker fabrikaları, SEKA, Sümerbank, Tank Palet Fabrikası satılmasın diye mücadele eden bizlere karşı onları, yandaşlarına peşkeş çekmek için sıraya girenlerin son bütçesi. 5 kilo şekeri 30 lira daha ucuza alabilmek için saatlerce kuyrukta bekleyenlere karşı maalesef yandaşlarını kalkındıranların, milletin çarşısını, pazarını zehir edenlerin son bütçesi. Bu bütçe, yemin çuvalı 370 liraya dayandığı için hayvanlarını kesime gönderenlere karşı, onların feryadına kulak tıkayıp 150 bin ithal hayvanı bu ülkeye getirenlerin son bütçesi. Peynir fiyatlarının et fiyatlarıyla yarıştığı ülkemde, eti, peyniri, zeytini kuyumcu vitrini seyreder gibi seyredenlere karşı eş, dost, akraba kontenjanıyla atanarak üç beş yerden huzur hakkı ve maaş alanların son bütçesi. Bu arada, köyde çiftçilik yapan kardeşini Kütahya Tarım Kredi Kooperatifine denetçi olarak atatanların son bütçesi. “Kaynak yok.” diye yıllarca oyalanan, hakları verilmeyen, Emeklilikte Yaşa Takılanlara karşı Suriyelilere 40 milyar dolar harcayanların son bütçesi. Bu bütçe, güzel ülkemi Araplar için darphaneye, Bulgarlar için AVM’ye, Ruslar için ucuz tatile, Suriyeliler için doğumhaneye çevirenlerin son bütçesi. Velhasıl bu bütçe, hakkı savunanlara karşı batıl diyenlerin, mazlumun yanında duranlara karşı zalimi savunanların son bütçesi; devri iktidarınızın son bütçesi, deyim yerindeyse veda bütçenizdir.”
